Barışın, huzurun, bereketin, paylaşımın, yardımlaşmanın egemen olması gereken bayram günlerine, ne yazık ki acı ve gözyaşı ile birlikte giriyoruz.
Irak ve Suriye başta olmak üzere tüm Ortadoğu savaşın, iç karışıklıkların, kanlı terör eylemlerinin yarattığı acılarla pençeleşiyor.
Yüz binlerce insan yaşamın yitirdi, milyonlarca insan yerinden yurdundan oldu.
Maalesef İslam dünyası, bu Bayrama da kan revan içinde giriyor.
Kürdistan’da da manzara iç açıcı değildir.
Halkımız, bağımsızlık yolunda ilerleyen Güney Kürdistan’da sömürgeci devletlerin, İŞİD ve benzeri terör örgütlerinin saldırıları ve tehditleri altında.
Batı ve Doğu Kürdistan da sömürgeci devletlerin ve terör örgütlerinin zulmüne karşı direniş içinde.
Kuzey Kürdistan’da da, halkımız bu bayrama son bir yılda gerçekleşen ve Kürt kentlerinin yakılıp yıkılmasına neden olan çatışmaların kahredici yıkıntıları arasında giriyor.
Dileğimiz Ortadoğu’da ve Kürdistan’da bu kanlı zulüm, düzeninin bir an önce son bulması; bölgeye barışın ve huzurun egemen olmasıdır. Aklın, hoşgörünün, sorunların diyalogla, barış içinde, adaletle çözme anlayışının öne çıkmasıdır.
Her şeye rağmen bayramlar, barış ve dayanışma duygularının ön plana çıktığı günlerdir.
Biz de bu bayramın ülkemizde barışa, özgürlüğe, adalete, bereket ve huzura vesile olmasını diliyoruz.
HAK-PAR Basın bürosu.