Kürt halkının meşru haklarını teslim etmek yerine, kanla bastırmayı seçen Kemalist rejim, 13.07.1930 tarihinde gerçekleştirdiği “en kanlı” katliamlarından biri olan Zilan Deresi Katliamı üzerinden 94 yıl geçti.
13 Temmuz 1930’da Kemalist rejim Zilan Deresi boyunca Kürt köylerini yaktı ve on binlerce köylüyü öldürdü.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluşundan önce Kürtlerin meşru haklarını tanıyacağı sözünü veren Kemalistler, Lozan Antlaşması’nın ardından Kürtlere yönelik tam bir inkâr, imha ve asimilasyon politikasını sürdürmüş, soykırıma varan uygulamalarla Kürtleri boyun eğmeğe zorlamıştı.
1925’te başlayan isyan bastırılmış, Şeyh Sait ve arkadaşları idam edilmişti; ancak Kemalist Rejim isyana katılıp katılmadığına bakmaksızın tüm Kürtlere yönelik aralıksız terör estirmeyi sürdürmüş, Kürt ileri gelenlerin mallarına el koyma ve sürgün etme politikasını da devam ettirmişti.
Bu koşullarda başlayan Ağrı isyanlarını da, kanla bastırmak için sömürge hukuku ile hareket eden rejimin başlattığı harekâtlardan biri de Van’da Zilan Deresinin bulunduğu Erciş bölgesine sığınan Kürtlere yönelikti.
29 Aralık 1929 tarihinde Mustafa Kemal başkanlığında toplanan bakanlar kurulunun 8692 sayılı kanun hükmünde kararnamesinin ardından başlatılan ve tam bir soykırıma dönüşen harekatı Ferik Salih Omurtak komutasındaki 9. Kolordu gerçekleştirdi.
İsyan bölgesi olarak kabul edilen tüm köyler yakıldı. Köylülerin mallarına el konuldu.
Cumhuriyet gazetesi Zilan deresinde 15 bin kişinin öldürüldüğünü yazdı ve ‘Zilan Deresi ağzına kadar ceset dolmuştur’ sözlerini manşetlerine taşıdı.
Kimi kaynaklar gerçekleşen katliamdaki ölü sayısının çok daha fazla olduğunu söylemektedir.
Zilan katliamının üzerinden 93 yıl geçti
Hala mağduriyetlerin giderilmesine yönelik hiçbir adım atılmadı. Mağdurların mallarının iadesi gerçekleşmedi. Tüm hukuki girişimler sonuçsuz kaldı.
Kürtlerin kolektif bilincinde derin izler bırakan bu katliamın yarattığı acı hala tazeliğini koruyor ve ‘Zilan Deresi hala lebalep kan akarak’ özgürlük için mücadelenin sürdürülmesini fısıldıyor.
HAK-PAR olarak hem iktidarın, hem de Kemalizmin sürdürücüsü muhalefetin bu katliamla yüzleşmesini, mağduriyetlerin giderilmesi için adım atılmasını istiyoruz.
Barbarca, ırkçı bir zihniyetle yapılan bu katliam nedeniyle yaşamını yitirenleri rahmetle anıyoruz.
13.07.2024