GÜNCEL

Bu yıl 8 Martı, ne yazık ki ülkemizde depremin her alandaki enkazıyla karşılıyoruz. Yüzyılın en büyük depremlerinden biri. On ‘dan fazla ilimizin yıkımına, onbinlerca canın yitirilmesine, yüzbinlerce insanın hayatının perişan olmasına neden oldu.

Basına ve Kamuoyuna

8 Mart Basın Bildirisi

Bu yıl 8 Martı, ne yazık ki ülkemizde depremin her alandaki enkazıyla karşılıyoruz. Yüzyılın en büyük depremlerinden biri. On ‘dan fazla ilimizin yıkımına, onbinlerca canın yitirilmesine, yüzbinlerce insanın hayatının perişan olmasına neden oldu. Bu yıkım karşısında ülkeyi yönetenler son yılların en büyük ihmalkarlığını, duyarsızlığını ve sorumsuzluğunu sergilerken, dünya ülkeleri ve ülkemizdeki insanlar yüzyılın en büyük dayanışma örneğini sergiledi.

Depremde can kaybı çok, şehirler yerle bir oldu. İnsanlar hala enkaz altında. Canını kurtaran başka şehirlere göçüyor. Elbette hem kalanlar, hem göç edenler açısından kolay atlatılacak, altından kolay kalkılacak bir durum değil yaşananlar. Bu zorlu süreçte HAK-PAR teşkilatları ve kadın komisyonu olarak depremin ilk gününden itibaren deprem bölgesinde halkımızla yardımlaşma, dayanışma içinde olduk, bundan sonra da tüm olanaklarımızla bu desteği sürdüreceğiz.

Deprem sonrası sürecin kadınlar ve çocuklar açısından daha da zor olduğu ve bundan sonra da zor olacağını biliyoruz. Deprem bölgesinde kalanlar için hala yeterli çadır yok, hijyen malzemesi yok, tuvalet yok. Kadın mahremiyetine ilişkin (tuvalet, çocuk emzirme yeri, kişisel ihtiyacını giderme alanları gibi) alanlar bulunmamaktadır. Yalnız kalmış çocukların tarikatlara teslim edilmesinden, istismar şebekelerinin eline düşmesinden söz edilmektedir. Diğer taraftan çocuklar yaşadıkları travmanın yanında yalnızlaştı, velilerinden, arkadaşlarından mahrum kaldı. Eğitimi kesintiye uğradı. Bir çok kadın ailesini kaybetti, ya tek başına ya da çocuklarıyla yalnız kaldı. Bir çoğunun işi yok. Devletin vereceği üç kuruş yardım için nasıl bir yol izleyeceğini bilemiyor. Nereye gideceğini bilemiyor.Ve daha onlarca sorunla karşılaşıyor, karşılaşacak.

Bu süreçte bütün duyarlı insanlar, kuruluşlar ve kadın dernekleri dayanışma çabası içindeler. 8 Mart 1857 de kötü çalışma koşullarının düzeltilmesi, uzun iş saatlerinin kısaltılması, ücretlerinin artırılması talepleriyle direnirken fabrikada yakılan kadınların çığlıkları, bugün depremi yaşayan, enkaz altında kalan kadınların çığlığıyla birbirine karışıyor.

Biz HAK- PAR lı kadınlar da bu çığlığa ses veriyoruz .

Bu enkazı birlikte kaldıracağız. Eşit, adil, demokratik bir yaşamı birlikte kuracağız.

HAK- PAR

KADIN KOMİSYONU

About Post Author