2016-06-28 15:45 |
“Şu anda fani hayata veda etmek üzereyim. Halkım için feda olduğuma pişman değilim. Yeter ki torunlarım düşmanlarıma karşı beni mahcup etmesinler.” Bu sözler 47 dava arkadaşı ile birlikte 29 Haziran 1925 günü Diyarbakır’da idam edilen Şeyh Said’in son sözleridir. 91 yıl önce idam edilen Şeyh Said Kuzey Kürdistan özgürlük mücadelesinin en önemli simalarından biridir. 1.Dünya savaşı sonrası Osmanlı İmparatorluğu çökerken, Kürdistan bir kez daha parçalanmış, Kemalistlerin öncülüğünde yeni Türkiye devletinin temelleri atılmıştı Kemalistler “Kurtuluş savaşı” sırasında Kürtlere verdikleri sözleri bir yana bırakmış, Kuzey Kürdistan da Kürtlerin en temel hakları bile inkâr edilmişti. Bu koşullarda Şeyh Said ve arkadaşları Kuzey Kürdistan’da Kürt milletinin meşru talepleri için harekete geçtiler. 1925 tarihinde başlayan başkaldırı büyük bir kitlesellik kazandı. Tüm dünya Kürt halkının özgürlük mücadelesindeki karalılığını bir kez daha gördü. Bu Başkaldırı aynı zamanda büyük emperyalist güçlerin bölgede oluşturduğu kirli statükoya karşı da bir muhalefet şerhi oldu. Şeyh Sait ayaklanması, Türkiye Cumhuriyetinin inkârcı, imhacı ve asimilasyoncu politikalarına karşı Kürt milletinin özgürlük manifestosudur. İsyana öncülük edenlerin aileleri başta olmak üzere, on binlerce Kürt sürgün edildi. Kemalistler ancak ağır bir baskı rejimi inşa ederek, tüm bölgeyi hatta tüm Türkiye’yi kanlı-karanlık bir hapishaneye çevirerek ayakta kalabildiler. Kürdistan’ı hep özel rejimlerle yönetmek zorunda kaldılar. Çünkü Kürt halkı baş eğmedi. Haklı ve meşru taleplerinden dün de bu gün de vazgeçmedi. Bu gün manzara değişmektedir. Geçen yüzyılda halkımızın aleyhine şekillenen statüko çökerken, Ortadoğu yeniden yapılanmakta, ülkemizin Güney parçası bağımsızlığın eşiğinde durmaktadır. Doğuda, batıda ve kuzeyde, kürdün olduğu her yerde özgürlük mücadelesinin bayrağı şerefle taşınmaktadır. Herkes bilmeli ki bu gün de tüm acılara, ihanetlere, sömürgeci rejimlerin hile ve tuzaklarına rağmen, Kürt gençleri Şeyh Said’in idam sehpasında söylediği sözleri bir emanet, bir talimat olarak yüreklerinde taşımaktadırlar. Öncelikle Şeyh Said, Seyit Rıza ve Saidî Kurdi’nin itibarlarının bir an evvel iade edilmesini ve mezar yerlerinin açıklanmasını talep ediyoruz. 29.06.2016 Hak ve Özgürlükler Partisi HAK-PAR |