Dünya Çocuk Hakları Günü, kar ve iktidar hırsıyla, kanlı boğazlaşmalar ve katliamlarla, doğayı yaşanamaz hale getirmekle, her gün bir küresel felaketi tetiklemekle meşgul insanlığın, yılın bir günü bu dünya da çocukların da var olduğunu, onların da haklarının olduğunu hatırlamasına, bilince çıkarılmasına yardımcı olması nedeniyle önemlidir.
Birleşmiş Milletler 1924 yılında çocuk hakları deklarasyonu, 1959 yılına Cenevre çocuk hakları bildirgesini yayınlamış, 20 Kasım 1989 yılında ise Cenevre çocuk hakları bildirgesi ile şekillenen çocuk hakları sözleşmesi Birleşmiş milletler tarafından kabul edilmişti. Bu sözleşmeyi 193 ülke onaylasa da çocuk haklarının kullanılması açısından durum içler acısıdır.
Yine Türkiye, Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni 1995 yılında Meclisten geçirerek yürürlüğe sokmuşsa da bu haklar ne yazık ki pek çok uluslararası sözleşme gibi kâğıt üstünde kalmıştır.
.
Üstelik Türkiye bu sözleşmenin en önemli üç maddesine çekince koymuştur.
Bu maddelerde Kürtlere, Kürt çocuklarına yöneliktir ve temel hakların kullanılmasını engellemektedir.
Madde-17: Kitle iletişim araçlarının azınlık grubuna veya bir yerli ahaliye mensup çocukların dil gereksinimlerine özel önem göstermeleri konusunda teşvik edilmesi.
Madde-29: Çocuğun anne-babasına, kültürel kimliğine, dil ve değerlerine, çocuğun yaşadığı veya geldiği menşe ülkenin ulusal değerlerine ve kendisininkinden farklı uygarlıklara saygısının geliştirilmesi.
Madde-30: Dini ya da dilsel bir azınlığa ya da yerli halka mensup bir çocuğun, kendi kültüründen yararlanma, kendi dininin gereklerini yerine getirme ya da kendi dilini kullanma hakkından yoksun bırakılmaması.
Bu utanç verici durumun bir an önce düzeltilmesini diliyoruz.
Savaşlarda yitirdiğimiz, çatışmalarda küçücük ellerine silah verdiğimiz, kendi ülkesinden koparıp sürgünde, mültecilik yollarında perişan ettiğimiz, yeni bir yaşam umuduyla yasa dışı yollarla güvenli bir ülke ararken cesetlerini sahillerde topladığımız, eğitimi, sağlıklı –güvenli bir yaşamı esirgediğimiz, aç, susuz, barınaksız bıraktığımız, zorla evlendirdiğimiz, ağır işlerde çalıştırarak sömürdüğümüz, kocaman gözlerine hüzün, küçücük yüreklerine korkular yerleştirdiğimiz tüm çocuklardan özür dileyerek Dünya Çocuk Hakları Günü’nü bir kez daha kutluyoruz.
Ülkemizde de pek çok soruna ek olarak, başta Kürt sorunu olmak üzere çözümsüzlük kıskacında tutulan sorunlar nedeniyle çatışmalarda, kirli savaşta kaybettiğimiz, utanarak toprağa verdiğimiz, ana dilinde eğitim olanağı dahi sunamadığımız, huzurlu bir gelecek, özgür bir ülke yaratamadığımız çocuklarımızdan özür diliyoruz.
Ve HAK-PAR olarak, çocuklarımıza tüm haklarını özgürce, güvenlik ve huzur içinde kullanabilecekleri özgür bir ülke yaratıncaya kadar mücadele edeceğimize söz veriyoruz.
20.11.2015
NECATİ BAYRAM
Hak ve Özgürlükler Partisi
Genel Başkan Vekili