HAK-PAR Genel Başkanı Latif Epözdemir 8. Büyük olağan kongrenin ardından çeşitli il örgütlerini ziyaret ederek İl ve ilçe Başkanları ve yöneticileri ve illerde kongreden Parti Meclisine yeni seçilmiş Parti Meclisi üyeleri ile eski PM üyeleri ve yöneticilerle bir araya gelerek kongre sürecini değerlendirdi. Genel Başkan EPÖZDEMİR’in ilk ziyareti İstanbul il örgütüneydi. İstanbul il örgütünde yapılan tolantıya il başkanı, İl yöneticileri, ilçe başkanları ve yöneticileri, İstanbul’dan yeni seçilmiş Parti Meclisi üyeleri toplantıya katıldı.Toplantı il başkanı Sayın Mustafa Aytaşın açılış konuşması ile başladı. İl başkanı kongre sürecini değerlendirerek ” kongrede iki liste yarıştı. Genel başkanın desteklediği liste kazandı. Gönül isterdi ki, çarşaf liste yöntemi ile kongrede PM üyeleri seçilseydi. Ama bu olmadı. Yinede yeni yöneticilerimizin önümüzdeki dönemde partinin örgütlrnme sorununu çözeceğine inanıyorum. Genel Başkan ve yeni yöneticilere başarılar diliyorum” dedi. Daha sonra söz alan Genel Başkan kongreyi değerlendirerek şöyle dedi:” Partimiz kongremizden güçlenerek çıkmıştır. Bize yakışır olgunlukta bir kongre yaşadık. HAK-PAR delegasyonu bir kez daha gösterdi ki,benimsediğimiz ulusal demokratik kitle partisi çizgimiz partiyi geleceğe taşımak için iyi bir ilkedir.Önümüzdeki dönemde partiyi örgütleyip yeniden canlandırmayı hedefliyoruz. Partiyi yeniden seçime girebilecek yeterliliğe ulaştırabilmek için çalışmalarımızı hızlandıracağız. Bu kongrede iki ayrı liste ile yarıştık ve bir liste yönetimi devir aldı. Ancak kongrenin tek kazananı HAK-PARdır. Partimiz bu kongreden başarılı çıkmıştır. Listemizde yer alamayan arkadaşlarımız ile birlikte yeniden kollarımızı sıvayarak partimizi büyütmeye devam edeceğiz.HAK-PAR yeni dönemde ulusal demokratik güçlerin birliğine önem verecek,Kürt sorunun Özgürlük ve eşitlik temelinde , adil ve demokratik çözümü konusunda ısrarını sürdürecek, Kürtlerin Kolektif haklarının kazanılması doğrultusundaki mücadelesini sürdürecektir.” Dedi. Genel başkanın il ziyaretlerinin ikinci durağı Diyarbakır’dı. 6 Kasım 2019 günü Diyarbakır İl binasında gerçekleşen toplantıya İl Başkanı Berin EREN başkanlık etti.Eski ve yeni çok sayıda parti görevlilerinin katıldığı toplantı yaklaşık iki saat sürdü.Genel başkan burada yaptığı konuşmada :” Partimiz 8. Kongresinden güçlenerek çıkmıştır. Parti bu dönemde bölgeye özel bir önem verecek,politikalarımızın halka daha çabuk ulaşması için çaba gösterecektir.Yeni parti Meclisimizin yarıya yakını bölgede ikamet eden arkadaşlarımızdan oluşmaktadır. Diyarbakır gibi bir politik merkezde gelişmelere yerinde müdahaleye yardımcı olması bakımından sürece uygun politikaların oluşturulması ve gündeme dair partimizin tavır geliştirmesi önemlidir. Bu nedenle önümüzdeki dönemde Diyarbakıra ve bölgeye daha çok ağırlık vermeyi hedefliyoruz. HAK-PAR bundan böyle il ve İlçe yönetimlerinin daha aktif olmasına özen gösterecek;tüzüğümüz çerçevesinde, parti programımıza uygun şekilde il ve ilçe yöneticilerimizin yerel alandaki çalışmalarının kolaylaştıracak bu anlamda yöneticilerimizin insiyatif geliştirmesine olanak verecektir.” Dedi. “HAK-PAR YURTSEVER DEMOKRATİK GÜÇLERİN BİRLİĞİ İÇİN ÇABA GÖSTERECEK” HAK-PAR Genel Başkanı bölge ve ülke gündemine ilişkin değerlendirmelerde de bulundu. Diyarbakır’daki örgüt toplantısında yurtsever güçlerin birliği konusuna da değinen EPÖZDEMİR:”Kürtler 100 yılı aşkındır bir siyasal statü beklemektedir. Kürt ülkesi kendi rızası dışında dört parçaya bölünmüş ve her parçası komşu bir devletin egemenliğine sokulmuştur. Kürt toprağının sınırı belirlenmemiştir. Kürtlerin statüleri saptanmamıştır. Dünya savaşları döneminde “Kürt Karşıtı Dünya düzeni” bir çok imparatorluk yıkılıp 50’den fazla devletin bağımsız olarak, savaşsız, kansız,çatışmasız yeniden doğmasına olanak tanıdığı halde 1920 li yılların ardından Kürt ülkesinin parçalanmış hali devam etmiştir.Bu gün Kürtlerin kendi topraklarında özgürlükten yoksun yaşamaktadır. Dünyada Kürt nüfus 50 milyondan fazladır. Kürtlerin toplam nüfusu dünyadaki yaklaşık 55 bağımsız devletin toplam nüfusundan daha fazladır. Bu bağımsız devletlerin çoğu BM üyesidir, kimileri AB ve diğer topluluklarda yönetici sıfatındadır. Kürtlerin bir bazı illerinden bile daha az bir nüfusa sahip kimi devletler Kürlerin ve Kürdistanın geleceği üzerinde söz ve karar sahibi durumundadır. Bu ilginç bir durumdur.Kürtlerin ülkesi parçalanmadan önce Suriye, Irak gibi devletler yoktu.Türkiye bile Osmanlı İmparatorluğunun yıkılmasından sonra 1920’li yıllarda bu günkü halini aldı. Kürtlerin BM ve dünya demokratik güçleri nezdinde ulus olarak kabul edilir bir statüsü yok. Kürt nufusunun çoğunluğu Müslüman olduğu halde dünyada mevcut olan 52 müslüman devlet Kürtlerin bugüne kadar karşılaştığı felaketler karşısında sessiz kaldı. Kürtler BM de yok, İslam Birliğinde yok, uluslar arası spor müsabakalarında yok, çeşitli sosyo-ekonomik ve siyasal platformlarda yok hükmünde bir yaşam sürmektedirler. Bu kabul edilir bir durum değildir.Bu gün deKür karşıtlığı bölgede devam etmektedir. “Bölgesel Kürt karşıtı blok” Kürtlerin ulusal demokratik haklarının elde etmesi önünde ciddi bir engel oluşturmaktadır.Bu nedenle Kürtler kendi içinde ve her parçanın kendi özgül koşullarına uygun olarak ulusal demokratik bir program etrafında ulusal birliklerini oluşturmak zorundadırlar. Başkaca da bir çareleri yoktur.” Dedi. HAK-PAR Genel başkanı, Diyarbakırdaki temaslarının ikinci gününde tebrikleri kabul etti. Genel Başkanı parti binasında önce AZADİ hareketine mensup bir heyet ziyaret etti. Konuklarla yapılan görüşme samimi bir hava içinde devam etti. Karşılıklı görüş alışverişinde bulunuldu.Çeşitli konularda görüş birliğine varıldı. Taraflar,Yurtseverlerin birliği konusuna vurgu yaptı. Daha sonra İnsan ve Özgürlük Partisi temsilcisi partimizi ziyaret ederek yeni yönetimi kutlayarak başarı diledi.Karşılıklı işbirliği ve dayanışmanın önemine vurgu yaptı. HAK-PAR Genel başkanı da milli demokratik birliğin önemine vurgu yaptı. Genel Başkanı çok sayıda yurtsever-demokrat kişi de ziyaret ederek başarı diledi. Daha sonraki gün HAK-PAR’ın Diyarbakırın Sur ilçesinde basınla kahvaltılı söyleşisi vardı. Çok sayıda basın mensubunun katıldığı toplantıda Latif epözdemir önemli demeçler verdi. “SURİYEDE KÜRTLERİN KADERİ EMPERYAL VE KÜRT KARŞITI GÜÇLERİN İNSAFINA BIRAKILAMAZ” Genel Başkan basın toplantısında özetle şöyle dedi.:” Türk devleti, cumhuriyetin ilk yıllarından beri “isyan” ve “terör”ü bahane ederek Kürtlere karşı yürüttüğü askeri harekatlar ve sürdürdüğü güvenlikçi politikalar hiç yarar getirmedi. Bu yol ve yöntemlerle Kürt sorunu çözüme kavuşmadı. Bu sorun bu gün de, Türkiye’nin demokratikleşmesi önündeki en önemli sorun olarak varlığını ve önemini hala sürdürmektedir. Türk devleti harekatın gerekçesi olarak “30 km. derinliğinde güvenli bölge kurma ve oraya Türkiye’deki mülteci Suriyelileri yerleştirme” yönünde açıklama yapmaktadır. Bu gerekçe inandırıcı ve ikna edici değildir. Aslolan güvenli bir bölge değil, güvenli bir ülkenin olmasıdır. Suriye’de demokratik anayasal ve meşru bir düzen kurulup yabancı tüm güçler geri çekildikten ve içte de terör ve şiddete karşı ciddi tedbirler alındıktan sonra ülkede yeniden bir yapılanmaya gidilerek demokratik federal bir sistem inşa edildikten sonra Suriye güvenli ülke haline gelebilir. Bu güvenliği de ancak Suriye devleti sağlayabilir. Yani TC güvenli bölge kursa bile, ilelebet o toprakları denetimi altında tutamaz, orada güvenliği sağlayamaz. Bu gerekçe inandırıcı olmaktan uzaktır. Bu nedenle diyoruz ki Suriyenin geleceğini Suriyede ikamet eden halklar ve topluluklar tayin etmelidir. Kürt halkı bölgenin en eski ve kadim halkıdır. Orada bir toprağı, bu toprağa bağlı bir dili ve binlerce yıllık bir tarihi vardır. Kürt yeni Suriye şekillenmesinde ve Anayasanın yapım sürecinde mutlaka yer alarak kendi haklarını güvence altına aldırmalıdırlar. Suriye’de Kürtlerin geleceği ve kadaeri sömürgecilerin insaf ve merhametine bırakılamaz.” Diyarbakırdan sonra önceden planlandığı gibi Adana yolculuğu başladı. Bu kez PM üyeleri Sedat Çınar ve Abdullah Çelebi de Adana toplantısı için Genel Başkana refakat ettiler. Adana il binasındaki toplantı samimi bir hava içinde geçti. Belki istenen düzeyde bir topluluk yoktu ama partiyi il kez ziyaret ederek Genel başkan ile tanışıp konuşmak isteyen parti üyesi olmayan önemli bir gurup vardı salonda. Adanadaki konuşmasında genel başkan daha çok Kürt tarihinden ve Türkiye siyasetinden söz etti. ”Egemen Türk siyaseti bu katı merkeziyetçi yapıyı terk edip ademi merkeziyetçi yapıya kavuşmadığı sürece Kürt sorunu çözülemez. Eski tarz siyasetle Kürt sorunu çözülemez. Türklerin Kürtlere bakış açısı ve algısı değişmeli, olgular ve gerçeklere sırt çevirilmemelidir.” Diyen genel başkan devamla ” HAK-PAR başta Kürtler olmak üzere ezilen ve hakları gasp edilmiş diğer kesimlerin de özgürlük ve demokrasi taleplerinin yanında olacaktır. Her yurtsever ve demokrat gelip kolaylıkla HAK-PAR’da siyaset yapma şansına sahiptir. Partimiz zaten bir birlik projesi olarak kuruldu ve bu tutumu devam ediyor. Bu nedenle tüm yurtsever kişileri HAK-PARa üye olmaya davet ediyoruz.” Dedi. Adanadaki toplantıda konuklar da görüşlerini dile getirdiler.HAK-PARın önemli bir mücadele verdiğini dile getiren konuklar her türlü yardım ve dayanışmaya hazır olduklarını,partinin güçlenmesi için yardımcı olacaklarını ileri sürdüler. Genel Başkan Latif Epözdemir ertesi gün de beraberinde PM üyeleri Hüseyin Özdemir,Sedat Çınar,Abdullah Çelebi ve İhsan Durakla Mersine giderek Mersin ilbinasındaki toplantıya katıldılar.Mersin toplantısı da sıcak bir atmosferde ve samimi duygularla geçti. Toplantıya katılanların sorularını yanıtlayan Genel Başkan ” Mersini çok önemsiyoruz. Adana ve Mersin seçime girme yeterliliğini kazanarak örnek iller olmayı başardı. Çalışmalarımızı hızlandırarak sürdüreceğiz ve Partimizi bir üst lige çıkaracağız. Hep birlikte çalışırsak bunu kısa zamanda başarabiliriz.” HAK-PAR Genel Başkanı 10 Kasım günü Ankara’ya dönerek bölge gezisini tamamladı. HAK-PAR Genel Başkanı parti basın bürosuna yaptığı açıklamada gezilerinin devam edeceğini, önce Konya,Ankara, İzmir ve Aydın olmak üzere yakın zamanda tüm teşkilatları gezip sorunları yerinde dinleyerek çözüm için PM nin bilgisine taşıyacağını belirtti. |