GÜNCEL

HALEPÇE KATLİAMI’NIN 31.YIL DÖNÜMÜ

2019-03-13 23:14

Bu soykırımların sorumlusu Kürt karşıtı statükodur.

Kürt halkına karşı işlenen insanlık suçlarından biri olan Halepçe Katliamı 16 Mart 1988 tarihinde gerçekleşti.

Güney Kürdistan’ın Halepçe kentine zehirli kimyasal gazlarla düzenlenen saldırı sonucunda beşbinin üzerinde Kürt öldürüldü.
Zehirli gaz bombalarını taşıyan 8 uçağa Halepçe’ye ölüm yağdırma emrini, dönemin sömürgeci diktatörü Saddam Hüseyin vermişti.

Bu saldırı Kürdistan’da “Enfal” adıyla gerçekleştirilen ve 184 bin kürdün öldürüldüğü milyonlarcasının sürüldüğü Kürt soykırımının bir parçasıydı.

Bebek, çocuk, yaşlı, genç demeden, bir kentin zehirli gazlarla bombalanması operasyonunu Saddam Hüseyin’in kuzeni “Kimyasal Ali” olarak ün yapmış Ali Hasan El-Mecid yapıyordu.

Bu soykırımı Katar da toplanan ve içlerinde Türk Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in de bulunduğu 53 İslam ülkesi görmemezlikten geldi.
Ne Birleşmiş Milletler ne de Güvenlik Konseyi harekete geçmedi.

İran da Humeyni iktidarını kendisine yönelik tehdit olarak gören ABD ve diğer batı ülkeleri, İran’la savaş halinde olan Irak’ı destekliyordu.
1980 de başlayan ve 8 yıl süren İran – Irak savaşında Saddam rejimini destekleyen, kimyasal silahlar dahil her türden silahla donatan batı dünyası, Kürt halkına karşı işlenen insanlık suçlarını, soykırımı da görmüyordu.

Batı Ancak Saddam rejimi 2 Ağustos 1990 da Kuveyt’i işgale kalkınca harekete geçebildi.
ABD başkanlığında, Ürdün hariç tüm Arap ülkelerinin desteklediği ulusalararası müdahale gücü Saddam Ordularını Kuveyt’ten çıkardı.

Kürt halkının meşru haklarını gasp eden BAAS rejimi işlediği tüm insanlık suçlarına, soykırımlara rağmen ayakta kalamadı. BAAS rejimi döktüğü kanda boğuldu.
Hem Saddam, hem Kimyasal Ali Irak’ın koalisyon güçlerince işgalinin ardından yargılanarak idam edildiler.

1968 yılında bir darbeyle iktidara gelen ve başta Kürtler olmak üzere tüm ırak’a ve bölge halklarına acı ve zulüm getiren BAAS rejimi, ardından büyük bir yıkım ve sonsuz acılar bırakarak 2003 te ABD’nin Irak’a müdahalesiyle son buldu.

Kürt halkı Halepçe ve benzeri soykırımlardan geçerek Ortadoğu’da ülkesi parçalanarak inşa edilen yüz yıllık Kürt karşıtı statükoyu tanıdı.

Sömürgeci bölge devletlerinin entrikalarını, varlığına kast eden zihniyetlerini ve uygulamalarını gördü. 

Acıyla , katliamlarla harmanlanan ulusal bilinci ona bir daha Halepçelerin yaşanmaması için yürünecek yolu gösterdi.

Bağımsız bir devlet olmanın ne kadar hayati olduğunu Güney Kürdistan’da olduğu gibi “bağımsızlık referandumu” ile tüm dünyaya ilan etti.

Halepçe katliamının 31.Yıl dönümünde, bir kez daha bu soykırımda rolü olanları lanetliyor, sessiz kalanları nefretle kınıyor, yaşamını yitirenleri rahmetle anıyoruz.
16 Mart 2019

Hak ve Özgürlükler Partisi
HAK-PAR Basın Bürosu

About Post Author