Şeyh Said ve dava arkadaşlarını rahmetle anıyoruz
Şeyh Said, 92 yıl önce bu gün, 47 dava arkadaşı ile birlikte Diyarbakır’da idam edildi.
Kuzey Kürdistan özgürlük mücadelesinin en önemli simalarından biri olan Şeyh Said idam sehpasına yürürken “Şu anda fani hayata veda etmek üzereyim. Halkım için feda olduğuma pişman değilim. Yeter ki torunlarım düşmanlarıma karşı beni mahcup etmesinler.” Diyor ve özgürlük meşalesini gelecek kuşaklara emanet ediyordu.
O günden bu yana Kürt özgürlük mücadelesi aralıksız devam etti. Özgürlük meşalesi elden ele, Kürdistan’ın her parçasında her köşesinde yükseltildi.
Bu gün Güney Kürdistan bağımsızlığın eşiğine ulaştı. Diğer parçalarda yürütülen kararlı mücadele de sürüyor. Kürt halkı her gün özgürlüğe daha da yakınlaşıyor.
Kürdistan özgürlükçüleri Şeyh Said ve arkadaşlarını utandırmadı, utandırmayacak. Her türlü zorluğu, sömürgeci tuzağı ve entrikayı aşarak taşıdıkları meşaleyi hedefine ulaştıracaklardır.
1.Dünya savaşı sonrası Kürdistan’ın yeniden parçalanmasına ve statüsüz bırakılmasına neden olan statüko bu gün yıkılıyor. Ortadoğu yeniden şekilleniyor.
Kürtler geçmişten dersler çıkararak ne emperyalist büyük devletlere, ne de Kürdistan’ın bir parçasını egemenlikleri altında tutan bölge devletlerine körü körüne inanmayacak, 1920 li yıllarda olduğu gibi yeniden oyuna getirilemeyecektir.
Onlar kendi hesaplarını yapa dursunlar Kürtler milli çıkarlarını her zaman gözetecek ve önde tutacaklardır.
Kürt halkının meşru haklarını gasp eden ve verdikleri sözleri bir yana iten Kemalistlere karşı haklı ve meşru bir mücadele için harekete geçen Şeyh Said ve arkadaşları Kuzey Kürdistan’da Kürt milletinin özgürlük talebini tüm dünyaya ilan ettiler.
Şeyh Said ve arkadaşları Türkiye Cumhuriyeti’nin Kürt milletine karşı inkârcı, imhacı ve asimilasyoncu politikalarına, çok uluslu bir coğrafyada zorla tek ulus yaratma projesine karşı başkaldırarak, Kürt milletinin kolektif bilincinde en değerli yerlerini aldılar.
Kemalist rejim ise Kürt milletine karşı izlediği zalimane suçlardan birini daha gerçekleştirdi. İstiklal mahkemelerinde düzmece yargılanmaların ardından Şeyh Sait ve arkadaşlarını idam ettiler.
İnfazları gerçekleştirdikleri Dağkapı meydanında toplu olarak gömdüler ve mezar yerlerini gizlediler.
Kürt halkına karşı büyük bir sindirme ve devlet terörü uygulayan, Kürtlerin varlığını dahi inkâr eden Kemalistler, ağır bir baskı rejimi inşa ettiler.
Bu gün Kürt milletinin kolektif haklarının gaspı üzerine şekillenen bu yapı ve sömürgeci zihniyet, Türkiye’nin bütün sorunlarını ağırlaştırıyor, demokratikleşmesini, ekonomik olarak gelişmesini, iç barışa ulaşmasını ve tüm dünyada saygın bir yer edinmesini engelliyor.
Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) olarak, ölümünün 92.Yılında Şeyh Said’i ve dava arkadaşlarını rahmetle anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.
Bir kez daha Şeyh Said ve arkadaşlarının itibarlarının iadesini ve mezar yerlerinin açıklanmasını talep ediyoruz.
29.06.2017
Hak ve Özgürlükler Partisi HAK-PAR
Basın Bürosu
About Post Author
